banner32
banner33
banner31

Strep A Enfeksiyonu, Bağışıklık Yetmezliği Olanlarda Daha Riskli Olabiliyor

09 Mayıs 2023 Salı 09:40
Strep A Enfeksiyonu, Bağışıklık Yetmezliği Olanlarda Daha Riskli Olabiliyor

Strep A enfeksiyonu İngiltere başta olmak üzere Avrupa’da onlarca çocuğun ölümüne sebep olmuştu. Türkiye’de de vakalar ortaya çıkınca enfeksiyon, ailelerin korkulu rüyası haline geldi. Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Üyesi Dr. Selime Özen Bölük bakterinin immün yetmezlik hastalarında daha riskli olabileceğini, herhangi bir aşı ile korunma mümkün olmadığı için hastalarda bulaş riskini azaltacak önlemler alınması gerektiğini söyledi.

Başta İngiltere ve Hollanda olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde çocuklar arasında hızla yayılan ve birçok çocuğun yaşamını yitirmesine yol açan Strep A enfeksiyonuna bağlı Türkiye’deki ilk ölüm ocak ayında gerçekleşmişti. Strep A bakterisi bağışıklık sistemimizi aşıp nasıl bu kadar ağır hastalık yapıyor? Ne şekilde bulaşıyor ve hangi semptomları gösteriyor? Korunmak için neler yapılmalı? İşte tüm bu soruların yanıtını Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Üyesi Dr. Selime Özen Bölük verdi. 

Toplumda beta mikrobu olarak da bilinen boğaz, burun ve ciltte yaşayabilen A grubu beta-hemolitik streptokoklar (GAS), bakterileri sıklıkla boğaz iltihabı ve cilt iltihabına neden oluyor, nadiren de başka organları tutan daha ağır enfeksiyonlara yol açabiliyor. A grubu beta-hemolitik streptokokların kan, kas, eklemler ve akciğer gibi normalde steril olan vücut bölgelerine yerleşmesiyle ortaya çıkan ciddi ve hayatı tehdit edici enfeksiyonlara ise invaziv yani ağır grup a streptokok enfeksiyonları deniyor. 2022 yılı itibari ile bazı ülkelerde daha belirgin olmak üzere ciddi, hayatı tehdit edici invaziv hastalık sayılarında artış oldu ve özellikle İngiltere ve Hollanda’dan ölümle sonuçlanan vakalar bildirildi.

LENF BEZLERİNDE BÜYÜME, BAŞ AĞRISI, HALSİZLİK…

Hastalığın bulaşıcı olduğu, hasta kişilerin öksürme ve hapşırmasıyla mikrop içeren damlacıklara doğrudan maruz kalmakla bulaştığını belirten Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Üyesi Dr. Selime Özen Bölük, bulaşın bazen de mikroplu eşyalara temas etmekle veya enfekte cilt lezyonlarına doğrudan temas eden ellerin göz, ağız ve buruna değdirilmesi ile olduğunu söyledi. Ani başlayan ateş, boğaz ağrısı, boyundaki lenf bezlerinde büyüme, baş ağrısı, halsizlik, bazı vakalarda ciltte kızarıklık ve döküntü de görüldüğünün altını çizen Bölük, antibiyotik tedavisinin 24. saatinden sonra bulaştırıcılığın sonlandığını da belirtti.

“BAĞIŞIKLIK YETMEZLİĞİ OLAN HASTALARDA DAHA AĞIR SEYREDİYOR”

Bağışıklık sistemi ya da immün sistemin doğumsal yetersizliklerinde hemen her enfeksiyonun normalden daha ağır seyrettiğini ifade eden Bölük, “Streptokok enfeksiyonları da bu hastalarda ağır klinik tablolara yol açar. Ancak immün sistemi tamamen normal olan, tamamen sağlıklı olan bireylerde de bu enfeksiyon, ağır klinik tablolara yol açabilir. Hayatı tehdit edici klinik tablolardan, mikroorganizmanın ortama saldığı toksinler sorumlu tutulur. Bu toksinler, immün sistemimizin doğal yanıt adını verdiğimiz ilk ve hızlı savunma basamağını pas geçebilir. Doğal immün sistem savunmasını hızlıca aşabilmesi nedeniyle bu toksinler, süperantijen olarak adlandırılır.  Süperantijenler, immün cevabın en temel hücreleri olan ve immün sistemin orkestra şefi olarak da nitelendirebileceğimiz T hücrelere doğrudan bağlanır, onları aktive eder ve ciddi bir yanıta neden olur. İmmün sistem tüm gücüyle mikroplarla savaşırken vücudumuz da hasar görür. Sınırlandırılması zor bir hale gelen bu tablo tüm tedavi yaklaşımlarına rağmen ölümcül olabilen çoklu organ yetmezliği ve şok tablosuna kadar ilerleyebilir” diye konuştu.

Bölük ayrıca; özellikle de suçiçeği, influenza ve diğer virüs enfeksiyonlarının hemen öncesinde Strep A’nın geçirilmiş olması, bu ağır tablonun ortaya çıkmasını büyük ölçüde kolaylaştırdığını, viral enfeksiyonlar ile mücadeleden sorumlu olan doğal immün sistemin bu esnada zayıflamasının, bu mikroorganizmanın steril olan dokulara da yayılmasını kolaylaştırdığını ifade etti.

BULAŞ NASIL ÖNLENİR?

“Diğer tüm bulaşıcı hastalıklarda olduğu gibi ellerin temizliği, bulaşların önlenmesinde büyük önem taşıyor” diyen Bölük, bu bakteriye karşı enfeksiyonu önleyen bir aşının olmadığını söyleyerek ebeveynlere şu uyarıda bulundu: “Ancak çocuklara rutin aşı takvimindeki aşıların eksiksiz uygulanması, diğer enfeksiyonları önleyerek Strep A’ların bu enfeksiyonlar sonrası ağır klinik tablolara dönüşmesi olasılığını azaltacaktır. Diğer yandan bulaşı önlemek adına hasta kişilerle sarılmak, tokalaşmak, ortak havlu kullanmak, ortak kaşık kullanmak gibi durumlardan kaçınılmalı. Kişisel hijyen tedbirlerine çok dikkat edilmeli. Antibiyotik tedavisi başlandıktan 24-48 saat sonra bulaştırıcılık sonlanır ama tedavi almayan kişiler 2-3 haftaya kadar enfeksiyonu bulaştırabilir. İstirahat ve bol sıvı alımı çok önemlidir.”

KİMLER RİSK ALTINDA?

A grubu streptokok bakterisi her insanda hastalığa sebep olabilir fakat en fazla risk altında olan kişiler şöyle sıralanabilir:

  • 15 yaşa kadar olan dönemdeki çocuklar
  • 65 yaş üstü bireyler
  • Bağışıklık sistemi zayıf olanlar
  • Kronik hastalığı bulunanlar
  • Hijyen kurallarına dikkat etmeyenler

Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD) Hakkında:

Ülkemizde alerji ve immünoloji alanında kurulan ilk dernek olan Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD), erişkin- çocuk alerji ve klinik immünoloji uzmanlarını bir çatı altında toplamaktadır. Alerji ve Klinik İmmünoloji biliminin ve hizmetinin ülkemizde gelişimine katkı sağlamayı ve alerjik – immünolojik hastalıklar konusunda toplumda farkındalık oluşturulmasını hedefleyen AİD, uluslararası katılımlı kongre ve bilimsel toplantılar gerçekleştirerek branş hekimlerinin ve ilişkili sağlık personelinin en yeni bilgiler ile güncellenmesi sağlanmaktadır. Uluslararası bilimsel kurumlarla (AAAAI, EAACI, SIAF, WAO) iş birliği yapan dernek bu iş birliklerinin ışığında uluslararası kurumların düzenlediği kongre ve kursları ülkemizde başarıyla gerçekleştirmiş, ülkemizi başarıyla temsil ederek biliminin ilerlemesine önemli bir katkı sunmuştur. Yine farkındalık yaratma misyonuyla öne çıkan dernek, üyeleri için bilimsel toplantılara katılımı için maddi destek sağlamakta dernek üyeleri dışında da bedelsiz bir şekilde kurs ve okul şeklinde çeşitli eğitim toplantıları düzenlenmektedir.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.